15 Kasım Dünya KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) Günü kapsamında KOAH Hastaları Derneği ve Akciğer Hastaları Dayanışma Derneği (AHDADER) Novartis iş birliği ile Türkiye’de KOAH hastalığına dikkat çekmek amacıyla bir basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan KOAH Hastaları Derneği Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Macit Süerdem Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de ölüm nedenleri arasında KOAH hastalığının 3’üncü sırada olduğunu, 40 yaş üstü 10 kişiden 1’inde KOAH görüldüğünü belirtti. Toplantıda konuşan ve kendisi de KOAH hastası olan KOAH Hastalıkları Derneği Üyesi Nilgün Avan, kendi hikayesini anlatarak “Normal insanların rahatsız olmadığı birçok şeyden rahatsız oluyorum. Örneğin kağıt havlulardaki tozlar ya da yerlerde halıfleks olması bile beni rahatsız ediyor. Polar ve peluş hiçbir şey giyemiyorum” dedi.
“DÜZ YOLDA İLERLERKEN NEFES DARALMASI KOAH BELİRTİSİ”
Prof. Dr. Süerdem, hastaların yüzde 40’ının 3’üncü evrede tanı aldığını söylerken, “2. evre bir KOAH hastası düz yılda ilerlerken nefes daralması yaşıyor. Sigara içenler ise bunun sigaranın doğal bir etkisi olduğunu düşünerek ciddiye almıyor” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:
“İstatistiklere göre erken ölüme neden olan hastalıklarda ilk sırada kalp damar hastalıkları, ikinci sırada beyin damar hastalıkları var. Üçüncü sırada ise KOAH yer alıyor. Hastalık genellikle ileri evrede tanı aldığı için hastalığın tedavisi zorlaşıyor. Ancak erken evrede tanı alırsa risk maruziyetleri sonlandırılır ise ve hastalar ilaçlarını düzenli kullanırsa hastalığın ilerlemesi önlenebilir hatta ilerde ilaçlarını bile bırakabilirler. Erken tanı için ise sigara içen, biyoyakıt kullananlar gibi risk grubunda olan kişilerin 35 yaşından sonra her yıl çok basit bir test olan soluk testini yaptırmaları gerekiyor. Bu test ile KOAH tanısı kolaylıkla koyuluyor.”
“HAVA KİRLİLİĞİ SOLUNUM SİSTEMİ HASTALIKLARINDA RİSK OLUŞTURUYOR”
Hava kirliliğinin de KOAH için önemli bir risk faktörü olduğunu söyleyen Prof. Dr. Süerdem, “Son yıllarda yapılan araştırmalarda hava kirliliğinin KOAH için ciddi bir risk faktörü olduğunu biliyoruz. Büyük şehirlerde çok yoğun bir kirlilik yaşıyoruz. Sadece yakıtlardan kaynaklanmıyor, trafik de çok ciddi bir kirlilik yaratıyor. Özellikle ana arterler ve ana arterlere yakın bölgelerdeki havanın kalitesi çok bozuk ve bu da KOAH ve bunun gibi diğer solunum sistemi hastalıklarında, özellikle astımda ve solunum sistemi enfeksiyonlarında çok ciddi bir sorun oluşturuyor.
Toplantıda konuşan Akciğer Hastaları Dayanışma Derneği (AHDADER) Başkanı Hasan Yılmaz da “Ülkemizde 5 milyon KOAH hastası var ancak bu kişilerin yüzde 90’ı KOAH olduğunun farkında değil. Hastalığı bildiğini düşünenlerin ise doğru zannettiği pek çok yanlış var. KOAH hastaları olarak öncelikle bizlerin bu hastalığı iyi tanıyıp onunla yaşamayı öğrenmesi, iyi bir hasta olması önemli çünkü KOAH belirtileri yaşam tarzı değişiklikleri ve uygun tedavi ile kontrol altına alınabiliyor” dedi.