Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) Başkanı Mehmet Şahin, kumpasçı ve iftiracı olduklarını iddia ettiği Ak Parti Alanya Eski İlçe Başkanı Hüseyin Güney ve Tosmur Eski Belediye Başkanı İşadamı Musa Özdemir hakkında beklenen davayı açtı.
Geçtiğimiz günlerde bazı gazete ofislerini gezerek kendisine kumpas kurulup iftira atıldığını iddia ederek soruşturma sonucu takipsizlik kararı aldığını söyleyen Mehmet Şahin, kendine kumpas kuranlarla mahkemede hesaplaşacağım demişti. Seçim arifesinde gündeme bomba gibi düşen ve bazı çevrelerce tepkiye neden olan bu açıklama üzerine iddiaların odağındaki Hüseyin Güney düne kadar sessizliğini korumuştu. Tosmur eski Belediye Başkanı Musa Özdemir ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, kumpasçı olmadığını bilgi ve belgelerle şikâyetçi olduğunu söyleyerek Şahin’in Fetö ile iktisatlı olduğu konusunda ısrar etmiş, elinde mahkemeye sunduğu ıslak imzalı belgeler olduğunu iddia etmişti.
Ak Parti eski İlçe Başkanı Hüseyin Güney ise düne kadar herhangi bir açıklama yapmamış ancak dün gazetelere gönderdiği tekzip metni ile iddiaları yalanlamış herhangi bir terör örgütü ile ilgim yok demişti.
En son bu gelişmeler üzerine ALTSO Başkanı Mehmet Şahin’in avukatları Gamze Gargı ve Fatih Barcın yaptıkları ortak açıklamayla kumpasçı ve iftiracılara dava açtıklarını belirttiler. Avukatlar, her biri belgelere dayanan bu açıklamaları yapmamızın sebebi, kamuoyunu doğru bilgilendirmek ve halen iftira peşinde olan bazı kesimlerin yalan beyanlarına cevap vermek olduğunu söyleyerek amaçlarını şöyle açıkladılar.
“Bilindiği üzere müvekkilimiz Mehmet Şahin; 2016 yılında gerçekleşen 15 Temmuz Hain Darbe girişiminin ardından usulsüz biçimde gözaltına alınmış ve savcılık tarafından yeterli delil olmaması nedeniyle 1 hafta sonra serbest bırakılmıştı.
Devam eden mahkeme sonucunda da bir yandan Müvekkilimizin bir kumpas nedeniyle mağdur edilmeye çalışıldığı ortaya çıkmış, kendisine bu kumpası yapan kamu görevlileri hakkında da kamu davası açılmıştı. Açılan bu davanın devamında kamu görevlilerinin savunmalarının bu kumpasın iş adamı ve siyaset ayağını da ortaya çıkaracağına inancımız tamdır.
Müvekkilimiz Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve Litvanya’nın Alanya Fahri Konsolosu Sayın Mehmet Şahin hakkında açılan tüm soruşturmalar takipsizlik ile sonuçlanmıştır. Ayrıca kendisine kumpas kuran kamu görevlileri, iş adamları ve siyasetçilerle de yargı önünde hesaplaşmak için gerekli tüm adımları atmıştır. Yani açılan kamu davası bir yana müvekkilimiz de uğradığı haksızlığın hesabını yargı önünde sormak için iftira sahiplerine dava açma sürecini başlatmıştır.
Geçtiğimiz günlerde Tosmur Belediyesi eski Başkanı Musa Özdemir’in müvekkilimiz hakkında basına yansıyan yalan beyanlarına da cevap hakkımız doğmuştur.
Çünkü Musa Özdemir isimli şahıs, geçmişte ticaret ilişkisi yaşadığı müvekkilimiz hakkında her nedense aradan 3 yıl geçtikten sonra ve biraz önce de bahsettiğim gibi müvekkilimizin hain darbe girişimi sonrası usulsüz biçimde gözaltına alınmasını fırsat bilerek bir hesaplaşmaya girmiş, bu hesaplaşma planını da mertliğe yakışmayacak biçimde hain darbe girişiminin ardından devreye sokmaya çalışmıştır.
En baştan şunu söylemek gerekirse bu şahıs hakkında halen devam eden bir soruşturma bulunmakla birlikte mahkeme tarafından kendisine de “YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI” konulmuştur.
Söz konusu şahıs;hakkındaki tüm soruşturmalardan alnının akıyla çıkmış müvekkilimizi suçlu gibi gösterme çabası içindeyken asıl kendisi hakkında devam eden bir soruşturma ve yurt dışına çıkış yasağı bulunduğu gerçeğini kamuoyundan saklayarak gerçekleri çarptırma çabası içindedir. Ayrıca bu şahsın açıklamaları mahkeme kararlarını da hiçe saydığı, yargıya olan saygısının olmadığını açıkça ortaya koymaktadır. Özetle yapmış olduğu açıklamalar yargı kararları ile çelişmekte ve bir nevi suç unsuru taşımaktadır.
Yalan beyanlarla kamuoyunu yanıltma çabası içindeki bu şahıs ile Müvekkilimizin darbe girişiminden 3 yıl önce biten bir ortaklığı bulunmaktadır. Müvekkilimin hisselerini devretmesi ve bu ortaklığın bitmesi için yapılan 2013 Temmuz ayındaki sözleşmede bugün halen FETÖ/PDY Soruşturmasından cezaevinde bulunan FETÖ İmamı olduğu iddia edilen İsmail Akpınar, Süleyman Kütürüp ve İsmail Uyar’ın şahit olarak imzaları bulunmaktadır.
O dönem Tosmur Belediye Başkanı olan Musa Özdemir isimli şahıs açıklamasında tutuklu İsmail Akpınar’ı kendisine baskı kurmak amacıyla müvekkilimizin gönderdiğini iddia etmiştir. Oysa durum tam tersidir. 17/25 Aralık öncesi yapılan bu ortaklığa son veren anlaşmayı imzalaması için asıl İsmail Akpınar’ı araya sokan Musa Özdemir ve kardeşidir. Bu gerçek hem tutuklu İsmail Akpınar’ın hem de İsmail Uyar’ın savcılığa verdiği ifadelerle ortaya çıkmıştır. Hatta elimizdeki belgelerde Musa Özdemir’in kardeşi olan bu şahsın İsmail Akpınar’a araya girip uzlaştırma sağlaması için para teklif ettiği bilgisi de yer almaktadır.
Hal böyleyken halen yalan beyanlarla, belgeye dayanmayan açıklamalarla Musa Özdemir’in kamuoyunda algı yaratmaya çalıştığını görüyoruz.
Bunun da ötesinde o dönem müvekkilimiz sade bir iş adamı iken Musa Özdemir isimli şahıs Tosmur Belediye Başkanı olması itibariyle asıl baskı kuran ve hatta makamından aldığı güçle görevini kötüye kullanan kişidir.
Çünkü ortaklığa son veren anlaşmada açıkça, yazılı biçimde, Musa Özdemir isimli şahıs,Sayın Mehmet Şahin’in hisselerini devreden bu protokolü imzalaması durumunda yine Tosmur sınırlarındaki bir başka binasına iskan verebileceğini beyan etmektedir. Yani Müvekkilimiz Sayın Mehmet Şahin’e hisselerini devreden anlaşmayı imzalamaması durumunda kanunları adeta hiçe sayacağını,binasına iskan vermeyeceğini itiraf etmiştir. Bu protokol de elimizde bulunmaktadır ve mahkeme kayıtlarına girmiştir. Bu görevi kötüye kullanma ile ilgili de gerekli suç duyurularının yapıldığını kamuoyunun bilgisine sunarız.
Kısacası Musa Özdemir denen şahıs müvekkilime iftira atarak FETÖ/PDY soruşturmasından da kendisini kurtarma çabası içindedir. Buradan da anlıyoruz ki bu şahıs müvekkilimizin tutukluluk durumunu fırsata çevirerek hayatını karartma çabası içinde hareket etmiştir. Bugün geldiğimiz noktada da çamur at izi kalsın diyen bu şahsın kendisi zor durumdadır. Basına yansıyan açıklamaları da bu zor durumun bir göstergesidir.
Müvekkilimiz olan Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve Litvanya’nın Alanya Fahri Konsolosu Sayın Mehmet Şahin ise yargı önünde aklandığı gibi kamuoyu önünde de aklanmıştır. Kamuoyunda aklandığının en açık göstergesi de müvekkilimin ikinci kez girdiği Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı seçimlerinde karşısında birçok kurumun gücü olmasına rağmen ezici bir üstünlükle bu seçimleri kazanmasıdır. Müvekkilimin iş adamlarından gördüğü bu teveccüh Alanya’nın kendisine sahip çıktığının da en açık kanıtıdır.
Değerli Arkadaşlar;
Ayrıca bugün Hüseyin Güney isimli şahsın da bir yerel gazeteye verdiği beyanata dikkatinizi çekmek istiyoruz. Bu şahıs verdiği beyanatta “Hiçbir terör örgütü ile ilişkim yok” demiştir. Ancak emniyete verdiği ifadesinde her Perşembe günü örgüt toplantılarına da katıldığını açıkça beyan etmiştir. Bu şahsın resmi kayıtlara geçen ifadesi aynen şu şekildedir; “2013 Yılı içerisinde …………. İsimli şahsın daveti üzerine toplantılara katılmaya başladım. Bu örgütün her Perşembe günleri farklı yerler olmak üzere şahısların evlerinde sohbet toplantıları yapılıyordu. Ben bu toplantıların bazılarına katıldım”
Yine Hüseyin Güney isimli şahıs kendisi hakkında dava açmamızın zamanlamasının da yerel seçimler öncesi manidar olduğunu ifade etmiştir. Şu anda parti üyeliği dışında hiçbir görevi bulunmayan ve bildiğimiz kadarıyla bir belediye başkanlığı adaylığı da olmayan Hüseyin Güney’in açıklamalarının içi bu manada tamamen boştur.
Burada asıl manidar olanın ise Müvekkilimiz Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve Alanya Fahri Konsolosu Mehmet Şahin’in usulsüz biçimde gözaltında bulunduğu 1 haftalık süre içerisinde Hüseyin Güney’in, Musa Özdemir isimli şahıs ile birlikte müvekkilimiz aleyhine emniyete gerçeğe aykırı ifade vermesidir.
Sevgili basın mensupları tekrar üzerine basa basa söylememiz gerekirse verdiğimiz tüm bilgiler tamamen belgelere dayanmaktadır. Bu manada bundan sonra bilgi ve belgeye dayalı olmayan açıklamaları dikkate almamanızı rica ederiz. Devam eden mahkeme süreci hakkında da zaman zaman yargının izin verdiği ölçüde bilgilendirme yapmaya devam edeceğimizi ifade etmek isteriz.”
